Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin enflasyonla mücadele politikaları ve gelecekteki ekonomik hedeflerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Enflasyonun düşüş trendinde olduğunu belirten Şimşek, 2025 yılı için beklentileri paylaşarak ekonomik istikrar için atılacak adımları detaylandırdı. Ayrıca, akaryakıt ve tütün ürünlerinde yapılacak düzenlemelerle ilgili indirim sinyalleri verdi.
Bakan Şimşek, enflasyonla mücadelede atılacak adımlarla ilgili olarak, özellikle akaryakıt ve tütün ürünlerine yönelik Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) düzenlemelerinin önemli bir yer tuttuğunu söyledi. Akaryakıt ve tütün ürünlerinde yapılacak vergilendirme değişikliklerinin, enflasyon hedeflerini tehlikeye atmayacak şekilde yapılacağını belirten Şimşek, bu ürünlerde yapılacak indirimin enflasyon üzerindeki etkilerinin minimize edileceğini vurguladı. Özellikle, ÖTV artışlarının sınırlı tutulacağı ve bu adımların enflasyon hedefiyle uyumlu olacağı ifade edildi.
2025’te Bütçe Açığı ve Enflasyon Oranı
Şimşek, Türkiye’nin 2025 yılına yönelik ekonomik hedeflerine dair de bilgi verdi. Bütçe açığının %5 seviyelerinden %3 civarına çekileceğini ve bunun dezenflasyonist bir etki yaratacağını belirtti. Aynı zamanda, enflasyonun 2025 yılında düşmeye devam edeceğini, bunun temel sebeplerinin ise para politikasındaki etkinliğin artması ve bütçe disiplini olduğunu söyledi. Enflasyon oranı, 2024 yıl sonunda %44-45 seviyelerinde bekleniyor ve 2025’te de bu düşüş trendi sürecek.
Bakan Şimşek, arz yönlü dezenflasyon politikalarının önemli bir parçası olarak gıda arzını artırmayı hedeflediklerini ifade etti. Bu kapsamda, Tarım Bakanlığı'nın sulama, toplulaştırma ve gıda lojistiği gibi alanlarda yaptığı çalışmaların destekleneceğini açıkladı. Ayrıca, sosyal konut üretiminin artırılmasının da arz yönlü politikalar arasında önemli bir yer tuttuğunu belirtti. Türkiye'nin konut arzını artırma stratejisinin, özellikle kira fiyatları üzerindeki baskıyı azaltmada etkili olacağı vurgulandı.
Enerji Dönüşümü ve Cari Açıkla Mücadele
Enerji sektörü de Şimşek'in konuşmasında önemli bir yer tuttu. Türkiye’nin enerji ithalatına olan bağımlılığının azaltılması gerektiğini belirten Bakan Şimşek, bu adımın cari açığın düşürülmesine ve dolayısıyla enflasyonun kontrol altına alınmasına yardımcı olacağını ifade etti. Enerji Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen çalışmalar sayesinde dışa bağımlılığın azaldığını ve bu sayede kur üzerinden gelen enflasyonist baskıların daha yönetilebilir hale geleceğini söyledi.
Rekabetin Güçlendirilmesi ve Verimlilik
Şimşek, rekabetin olduğu piyasalarda verimliliğin arttığını ve bunun da dezenflasyonist bir etki yarattığını belirtti. Sektörel tekelleşmeye karşı olduklarını ve tüm sektörlerde girişimciliğin kolaylaştırılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin önemine değinen Şimşek, tarım, hizmetler ve kamu alımlarının bu süreçte daha fazla yer alması gerektiğini söyledi.
KKM’de Çıkış Süreci ve Finansmana Erişim
Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarıyla ilgili de açıklama yapan Bakan Şimşek, çıkış sürecinin devam edeceğini belirtti. 2023 yılında 144 milyar dolara kadar çıkan KKM bakiyesinin 30-35 milyar dolar seviyelerine gerilediğini söyledi. Bu süreçte tüzel kişilere uygulanan vergi düzenlemeleri ve bireysel mevduatlar üzerindeki stopaj gibi adımların, KKM’nin cazibesini azalttığını belirtti. Ayrıca, finansmana erişimin daha kolay hale geleceğini, devletin tarım, ihracat, esnaf ve yatırım alanlarında sağladığı faiz sübvansiyonlarının artarak devam edeceğini söyledi.
Mehmet Şimşek'in açıklamalarına göre, Türkiye'nin enflasyonla mücadelesi ve ekonomik istikrar için atılacak adımlar arasında önemli bir yol haritası bulunuyor. Bütçe disiplini, enerji dönüşümü, gıda arzı, sosyal konut üretimi ve yapısal reformlar, 2025 yılında dezenflasyonist sürecin desteklenmesinde kritik öneme sahip. Ayrıca, rekabetçi piyasa ortamının güçlendirilmesi ve finansmana erişimin iyileştirilmesi de hükümetin öncelikli hedefleri arasında yer alıyor.