Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yapılan araştırmaya göre, yüksek ve düşük tutarlı mevduat hesaplarının faiz oranları arasındaki fark, enflasyon beklentilerinin bozulduğu ve para politikasının sıkılaştığı dönemlerde artış gösteriyor. Araştırma, bu dönemlerde yatırımcıların risk algısının değiştiğini ve yatırım tercihlerinde farklılıklar olduğunu ortaya koyuyor. Bu durum, mevduat sahiplerinin kararlarını etkileyerek ekonomik dengeler üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir.
TCMB'nin yaptığı araştırmaya göre, enflasyon beklentilerinin bozulduğu ve para politikasının sıkılaştığı dönemlerde yüksek ve düşük tutarlı mevduat hesapları arasındaki faiz farkı artmaktadır. Mevduat hesaplarındaki büyüklüğün faiz oranları üzerinde etkili olduğu belirtilmiş ve analizler, yüksek tutarlı mevduat hesaplarına uygulanan faiz oranlarının düşük tutarlı mevduata göre daha yüksek olduğunu göstermiştir.
Yüksek tutarlı mevduat sahiplerinin finansal okur yazarlığının daha fazla olması, banka risklerini daha iyi takip etmeleri ve faiz oranlarındaki değişikliklere daha hassas olmaları, bankaların bu müşterilere daha yüksek faiz oranları sunmalarına neden olmaktadır.
Düşük tutarlı mevduatın sigortalı kısmının daha fazla olması ve bankaların sigortalı mevduata daha düşük faiz oranları sunmaları da faiz farkının oluşmasına katkıda bulunan diğer faktörler arasında yer almaktadır.
Türkiye'de yapılan analizler, yüksek ve düşük tutarlı mevduat hesapları arasındaki faiz farkının enflasyon beklentilerinin bozulduğu ve para politikasının sıkılaştığı dönemlerde arttığını göstermektedir. Ayrıca, bankaların büyüklüğü ve likidite durumunun da faiz farklarında etkili olduğu belirtilmektedir.
Analizler, uygulanan TL mevduat payını artırmaya yönelik politikaların faiz farkını yükselttiğini ortaya koymaktadır. Banka spesifik değişkenlerin, mevduat dışı fonlama payı, sermaye yeterlilik rasyosu ve kredi büyümesinin de mevduat faizlerini etkilediği görülmektedir.
Kur korumalı hesapların mevduattaki payının azalması ve enflasyon beklentilerinin düzelmesi durumunda faiz farkının azalacağı değerlendirilmektedir. Bu durum, düşük tutarlı mevduata sahip yatırımcıların yüksek tutarlı mevduata benzer faizler almasını sağlayarak tüketim yerine tasarruf tercihini artırabilir ve enflasyon görünümüne olumlu bir katkıda bulunabilir.