ABD merkezli Bank of America (BofA), yayımladığı son raporda Türkiye piyasalarında yaşanan dalgalanmalara dikkat çekti. Banka, siyasi belirsizliğin etkisiyle piyasalarda büyük hareketlilik yaşandığını vurguladı.
Rezervlerde Önemli Düşüş
BofA, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) net rezervlerinde son üç gün içinde yaklaşık 21-23 milyar dolarlık bir azalma gerçekleştiğini tahmin ediyor. Özellikle Çarşamba günü net rezervlerin 11,2 milyar dolar düştüğünü belirten banka, bu çıkışların büyük ölçüde yabancı yatırımcıların pozisyonlarındaki azalmadan kaynaklandığını ifade etti. Banka, yerel döviz talebinin sınırlı kaldığını, döviz açığı bulunan şirketlerin taleplerinin ise belirleyici rol oynadığını belirtti.
BofA, yaşanan gelişmelere rağmen ekonomi yönetiminin mevcut programa olan desteğini sürdürdüğünü ve piyasalarda istikrarı sağlamak için bazı adımlar attığını gözlemlediğini aktardı.
Enflasyon Tahminini Yükseltti
Raporda enflasyon beklentilerinin de güncellendiği görüldü. BofA, siyasi belirsizliğin kısa vadede azalması durumunda enflasyon üzerindeki etkinin sınırlı olacağını öngörse de, yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 25,7’den yüzde 28,1’e revize etti. Enflasyonist baskının özellikle Nisan ayında yoğunlaşmasını bekleyen banka, bu nedenle tahminlerindeki artışın erken bir revizyon niteliğinde olduğunu belirtti.
Faiz Beklentilerinde Güncelleme
Banka, faiz politikasıyla ilgili beklentilerini de güncelleyerek, Nisan ayında öngördüğü 200 baz puanlık faiz indirimi tahminini askıya aldı. Yıl sonu politika faizi beklentisini ise yüzde 30,5’ten yüzde 32,5’e yükseltti. Banka, dolarizasyonda artış riski görmesi halinde TCMB’nin politika faizini daha da artırabileceğini belirtti. Ayrıca, Merkez Bankası’nın gerektiğinde daha yüksek reel faiz sunmaya hazır olduğu ve likidite araçlarının döviz girişlerini teşvik etmeyi amaçladığı görüşünü paylaştı.
Reel Sektör Üzerindeki Etkiler
BofA, piyasalardaki dalgalanmaların reel sektör açısından olumsuz bir şok oluşturduğunu ifade etti. Banka, son verilere göre dayanıklı tüketim mallarına yönelik talebin zayıf, hizmet sektörüne olan talebin ise kısmen yüksek olduğunu belirtti. Ancak, görüştükleri sektör temsilcilerinin ilk çeyrekte bir önceki döneme göre daha düşük bir talebe işaret ettiğini aktardı.
Döviz kurundaki yükselişin finansal koşulları sıkılaştırıcı bir etki yarattığını vurgulayan banka, TL cinsinden borçlanma faizlerinin uzun süre yüksek kalacağını ve tüketici güveninin kısa vadede olumsuz etkileneceğini öngördü. Sonuç olarak, BofA Türkiye ekonomisine dair değerlendirmelerinde ihtiyatlı bir duruş sergiledi.