Pandemi süreciyle birlikte gençler arasında birikim yapmak yerine anlık zevklere odaklanma eğilimi artmıştı. Ancak ekonomik zorluklarla beraber ev sahibi olma düşüncesi tekrar ön plana çıkmaya başladı. Türkiye'de artan kira fiyatları ve ev sahibi ile kiracı arasındaki anlaşmazlıklar, gençleri ev sahibi olma fikrine yöneltiyor. Araştırmalar, pandemi öncesi 'günü yaşamalıyım' düşüncesinin geride kaldığını ve ev sahibi olma arzusunun tekrar güçlendiğini gösteriyor.
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER), İstanbul'da konut ihtiyacını sosyolojik boyutlarıyla ele alan bir araştırma hazırladı. Bu araştırmaya göre, her üç kişiden biri gelecekte barınma sorunu yaşayacağını düşünüyor ve ev almak için harcamalarından taviz vermeye hazır olduğunu belirtiyor.
İstanbul'da 18-50 yaş arası 30 bin liranın üzerinde aylık geliri olan bin 69 kişiyle yapılan araştırmada, gelecekte barınma sorunu yaşayacağını düşünenlerin oranının yüzde 34.6 olduğu ortaya çıktı. Bu endişenin özellikle alt gelir gruplarında daha belirgin olduğu görüldü. Katılımcıların yüzde 80'i, kiracı olmanın mutsuz edeceğini belirtirken, yüzde 81.1'i konut yatırımını mantıklı buluyor ve yüzde 87'si çocuklarına bir ev bırakmayı planlıyor.
Geçmiş araştırmalarda gençler arasında öncelikli olarak dünyayı gezmek yer alırken, son dönemde "kendi evini satın alma isteği"nin ikinci sıraya yükseldiği görüldü. Araştırmaya katılan gençlerin çoğu, konut için uzun vadeli borçlanmayı göze alıyor ve harcamalarını kısıtlamaya hazır olduklarını belirtiyor.
KONUTDER Başkanı Ramadan Kumova, enflasyonun artmasıyla kira ödemelerinin zorlaştığını ve bu durumun ev sahibi olma isteğini artırdığını belirtti. Dar gelirli kesimde ev sahipliği oranında ciddi bir gerileme olduğuna dikkat çeken Kumova, çözüm olarak TOKİ-özel sektör işbirliğini önerdi. Bu işbirliğiyle konut metrekare fiyatlarının düşürülebileceğini ve ev sahibi olmanın kolaylaştırılabileceğini vurguladı.
Sonuç olarak, İstanbul'da yapılan bu araştırma gençlerin ve dar gelirli kesimin konut taleplerini ve beklentilerini ortaya koymaktadır. Konut sahibi olma isteğinin arttığı ve konut yatırımının öneminin giderek arttığı görülmektedir.
