Milli Eğitim camiasını sarsan bir maaş tablosu sosyal medyada hızla yayıldı. Görüntüde, bir okulda görev yapan personelin maaş bilgileri yer alıyor. Tabloyu dikkatle inceleyen kullanıcılar, bir detay karşısında adeta şok yaşadı: Okulda görevli bir hizmetli, aynı kurumda çalışan uzman öğretmenlerden ve idarecilerden çok daha yüksek maaş alıyor.
Listede, uzman öğretmenlerin maaşı ortalama 41.000 - 42.000 TL seviyelerinde seyrederken, hizmetli pozisyonunda yer alan bir çalışanın maaşı tam olarak 55.113,82 TL olarak görünüyor. Bu rakam, başöğretmen, okul müdür yardımcısı ve hatta bazı okul yöneticilerinin maaşını bile geride bırakıyor. Örneğin bir başöğretmenin maaşı 33.351,81 TL, bir öğretmenin maaşı ise sadece 35.064,56 TL olarak listelenmiş durumda.
Neden Böyle Bir Fark Var?
Kulislerde konuşulanlara göre bu tür maaş farklarının birkaç nedeni olabilir:
Hizmetlinin fazla mesai, ek görevler veya yasal tazminatlar alıyor olması,
Kadro dışında çalışıyor olması ve maaşının taşeron/özel şirket tarafından ödenmesi,
Kıdem farkı veya geçmişte yapılan ek ödemelerin birikmesi gibi nedenler…
Ancak kamuoyuna açık bir şekilde şeffaf bilgilendirme yapılmadığı sürece, bu tür açıklamalar kamu vicdanını rahatlatmakta yetersiz kalıyor.

Özel Okullarda Maaşlar Çok Daha Düşük
Öte yandan devlet okullarındaki bu maaş tablosu, özel okullarda çalışan öğretmenlerin içinde bulunduğu durumu da yeniden gündeme getirdi. Türkiye genelindeki birçok özel okulda, öğretmen maaşları net 18.000 - 25.000 TL arasında değişiyor. Bazı vakıf veya zincir okullarda bu rakamlar asgari ücret seviyesine kadar düşebiliyor.
Özel okul öğretmenleri, aynı işi yaptıkları halde devlet öğretmenlerinden çok daha düşük maaş aldıklarını, yıllık sözleşmelerle güvencesiz bir şekilde çalıştıklarını ve eğitimdeki nitelik farkının maddi koşullara rağmen öğretmen fedakârlığıyla sürdürüldüğünü söylüyor.
Öğretmenlerden Tepki Yağdı
Sosyal medyada birçok öğretmen, durumu "adaletsizlik" olarak yorumladı. Özellikle yıllarca eğitim alarak uzman öğretmen unvanı kazanan kişilerin, hizmetli kadrosundaki bir personelden düşük maaş almasının kamu hizmeti anlayışına ve liyakat sistemine zarar verdiği ifade ediliyor.
Eğitim-Sen, Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-İş gibi sendikalar, öğretmenlerin yıllardır ihmal edildiğini, kariyer basamaklarının maddi bir anlam taşımadığını ve bu tarz örneklerin meslek onurunu zedelediğini savunarak duruma müdahale çağrısında bulundu.
"Eğitimin Yükünü Taşıyanlar Yoksulluk Sınırında"
Uzmanlar, Türkiye'deki öğretmen maaşlarının enflasyon ve artan hayat pahalılığı karşısında eridiğini, öğretmenlerin büyük çoğunluğunun yoksulluk sınırının altında yaşadığını belirtiyor. Aynı zamanda ek işler yapan öğretmen sayısının da her geçen gün arttığına dikkat çekiliyor.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu tarz çarpıcı maaş dengesizliklerine yönelik bir açıklama yapıp yapmayacağı ise kamuoyunun merakla beklediği konular arasında yer alıyor.