Zorlu Holding CEO’su Cem Köksal, şirket içinde yaşanan "Ramazan tebriği" tartışmasının ardından istifa etti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında soruşturma başlatılan Köksal, gözaltına alındıktan sonra görevinden ayrıldığını duyurdu.
Olayın Geçmişi
Vestel CEO’su Ergül Güler, Ramazan ayının başlaması vesilesiyle çalışanlarına bir e-posta göndererek, “Hepinizi sevgiyle kucaklıyor, ailelerinizle birlikte huzur dolu bir Ramazan ayı diliyorum” ifadelerini kullandı. Ancak bu mesaj, aynı şirketin bağlı olduğu Zorlu Holding CEO’su Cem Köksal tarafından tepkiyle karşılandı.
Köksal, Güler’e gönderdiği yanıtta, şirketin resmi kutlama listesinde Ramazan’ın yer almadığını, yalnızca Şeker ve Kurban Bayramlarının kurumsal olarak kutlandığını belirtti. Ayrıca, Zorlu Holding’in “dinden bağımsız bir duruşa sahip olduğunu” vurgulayarak, bu tür kutlamaların tekrar edilmemesi gerektiği konusunda uyardı.
Bu mesajın sosyal medyaya sızması, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve geniş çapta tartışmalara yol açtı. Gelen tepkiler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Köksal hakkında “inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” suçlamasıyla soruşturma başlattı. Köksal, akşam saatlerinde gözaltına alındı.
Zorlu Holding'den Açıklama
Yaşanan gelişmelerin ardından Zorlu Holding, yazılı bir açıklama yaparak Cem Köksal’ın istifasını duyurdu. Açıklamada, "Zorlu Holding’in 1953 yılından bu yana aile değerleri ve iş ahlakına sahip, milli ve manevi değerlerle bütünleşen bir kurum olduğu" vurgulandı.
Bu olay, iş dünyasında kurumsal politikalar ve inanç özgürlüğü arasındaki denge konusunu yeniden gündeme getirdi. Özellikle çok uluslu şirketlerde, farklı inanç ve kültürel değerlere sahip çalışanların bir arada nasıl uyum içinde çalışabileceği sorusu önemli bir tartışma başlattı.
Şirketler, kurumsal kimliklerini korurken çalışanlarının bireysel inanç ve geleneklerine nasıl alan tanıyacağı konusunda yeni stratejiler geliştirmek zorunda kalabilir. Cem Köksal’ın istifasıyla sonuçlanan bu süreç, iş dünyasında kurumsal iletişim ve dini hassasiyetler konularında önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
